Zaman geçiyor.
Arkadaşlar evleniyor.
Hayat hareket ediyor.
Ve sen, evet hissediyorsun.
Hayatta geride hissetmek.
Eğer siz de benim gibi biriyseniz, hayatınızın bu yaşta olacağını düşündüğünüz yerde olmadığını hissetmişsinizdir. Bunu henüz yapmadın. Henüz bunu başaramadınız. Bunu henüz deneyimlemediniz. Bunu henüz anlamadınız.
Başarının memnuniyetten daha önemli olduğu bir toplumda yaşadığımız için böyle hissetmemiz normal. Görünüşün özgünlükten daha önemli olduğu yer. Üretkenliğin barıştan daha önemli olduğu yer. Rekabetin şefkatten daha önemli olduğu yer.
Aynı zamanda…
Yoldan sapmak sorun değil.
Devam eden bir çalışma olması sorun değil.
Kendi hızınızda çiçek açmanız sorun değil.
Şu anda her şeyin çözülmemiş olması sorun değil.
Kendi hızınızda ilerlemenizde sorun yok ama hayatınızın sorumluluğunu üstlenmemeniz de sorun değil. İşte kendinizi yaşamınızla uyumlu hale getirmeniz için bazı ipuçları.
Toplumun Kontrol Listesi ve Sizinki
Başarının sizin için ne olduğunu bilmiyorsanız, toplum size başarının nasıl olması gerektiğini söylemeye devam edecektir. Ve her zaman yetersiz kalmaya devam edeceksiniz çünkü gerçek benliğinizle aynı hizada değilsiniz. Hangi kutuları işaretlemek istediğinize karar vermelisiniz. Ve en önemlisi bunları neden kontrol etmek istiyorsunuz?
Size ait olmayan tüm arzuları serbest bırakın.
Başkalarının beklentilerini karşılama ihtiyacınızı serbest bırakın.
Toplumsal başarı standartlarına uygun yaşama baskısını ortadan kaldırın.
Artık durmanın, düşünmenin ve başarınızı yeniden tanımlamanın zamanı geldi. Anlıyorum bu zaman alacak ama hey acelen ne?
Hızınıza Sahip Çıkın
Zamanlama her şeydir ama aynı zamanda hiçbir şeydir.
İstanbul Iğdır’dan 1 saat ileridedir ancak bu Iğdır’ı yavaş yapmaz.
Birisi 22 yaşında mezun oldu ama iyi bir işe girmek için 5 yıl bekledi.
Birisi 25 yaşında CEO oldu ve 50 yaşında öldü. Bir diğeri ise 50 yaşında CEO oldu ve 90 yaşına kadar yaşadı.
Biri hala bekar, biri ise evlendi.
Asıl noktayı anladınız değil mi? Hayatı yaşamanın doğru bir yolu yoktur ama hayatın tek yanlış yolu vardır, o da doğru bir yol olduğunu düşünmektir. Dürüst olmak gerekirse, zaman çizelgesi yok. Hiçbir beklenti yok. Orada sadece sen ve hayatın var.
Denemek için onay:
“Kendi benzersiz zaman çizelgemde yaşıyorum ve bu kesinlikle sorun değil.” Cidden, yüksek sesle söyle. Şaşırtıcı derecede tedavi edici.
Olay Örgüsü
Bilirsin, hayat bizi şaşırtmanın komik bir yolunu buluyor. Tam her şeyi -kimliğinizi, arzularınızı- çözdüğünüzü düşündüğünüzde, bu size ters bir yön verir. Sözde “zaman çizelgenizi” bozarak sizi beklenmedik şekillerde raydan çıkarır.
Bu aksilikleri dünyayla paylaşabileceğim hikayeler, hikayeler olarak görmeye başladım.
Burada yapabileceğiniz tek şey sürece güvenmektir. Evrenin sizin için daha büyük ve daha iyi şeyleri düzenlediğine güvenin.
Ve son olarak, eğer tüm bunlar size bunaltıcı geliyorsa şunu hatırlayın:
Hayatta geride kalmıyorsunuz, sizin için gerçekten neyin önemli olduğunu anlıyorsunuz.
Hayatta geride kalmıyorsunuz, gelecekteki başarının temelini oluşturuyorsunuz.
Hayatta geride kalmıyorsunuz, daha büyük şeylere sabretmeyi öğreniyorsunuz.
Hayatta geri kalmıyorsunuz, kendi yarışınızda, kendi hızınızda koşuyorsunuz.
Hayatta geri kalmıyorsunuz, hayatı deneyimliyorsunuz.
Hayatta geride kalmıyorsun, hayata düşüyorsun.
Bugünlük bu kadar. Okumaya zaman ayırdığınız için teşekkür ederim, bu benim için çok önemli.
Bu Blogun e-posta adresinize gönderilmesini istiyorsanız bültenime abone olun .
